EMET’TE BAĞIMLI OLMA ÖZGÜR OL SEMPOZYUMU

29 Kasım 2017 11:09 Emet Belediyesi 3090

Emet ilçesinde düzenlenen “Bağımlı olma özgür ol” isimli panelde konuşan Sivas Cumhuriyet üniversitesi akademisyen ve yazarlarından Sefer Darıcı tütün alkol gibi maddelerin pazarlanması yanında uyuşturcu kartellerinin interneti kullanarak satış yaptıklarını belirterek;” Bu kavramı ilk defa Emet ilçesinde kullanıyorum. Artık geldiğimiz nokta başlı başına  Narco marketing’tir “ dedi.

             Emet belediyesi,Adli bilimler derneği işbirliği  ve İlçe Milli Eğitim müdürlüğü,Ecdad derneği ve Emet termal resort destekleriyle düzenlenen  “Bağımlı Olma özgür ol” konulu sempozyum Kütahya’nın Emet ilçesinde gerçekleştirildi.

            Sempozyuma Adli bilimciler derneği başkanı Prof.Dr.Hamit Hancı,Prof. D. Recep Akdur,Prof.Dr. Nurten Gökalp,Doç.Dr.Hatice Demirbaş, Yar.Doç.Dr Sertaç Ak,Akademisyen yazar Sefer Darıcı ve İstanbul Emniyet müdürlüğü Narkotik suçlarla mücadele şube müdürlüğü uzmanlarından Mehmet Özgür Zobar katıldı.

            Geceye Dumlupınar Üniversitesi Diş hekimliği fakültesi dekanı Prof. Dr. Yavuz Sinan Aydıntuğ,Emet kaymakam vekili Kadir Yurdagül, Emet belediye başkanımız Mustafa Koca, Garnizon komutanı Murat Kılıçaslan, Emniyet müdürü Gökhan Yıldırım,İlçe Milli eğitim müdürü Mustafa Cöre,İyi parti İlçe başkanı Eyüp Doğu,Dsp İlçe başkanı Mustafa Akın, AK parti ve Chp ilçe yönetimlerini temsilen yönetim kurulu üyeleri, bazı oda ve dernek başkanlarımız,öğretmenlerimiz ve halk katıldı. Dolu salonda sigara ve alkolden başlamak üzere her türlü bağımlılık yapan maddelerle mücadele, internetten bağımılık yapan maddelere karşı korunma, çocuklarımızda  madde kullanıp kullanılmadığına dair öğrenme yöntemleri ve benzeri konular çok yönlü ele alındı.

 

 

            PROF. HANCI;” EN BÜYÜK BAĞIMLILIK YAPAN MADDE SİGARADIR”

            Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Hamit Hancı sigaranın diğer bağımlılık yapan maddelere geçişte temel oluşturduğuna dikkat çekerek;”Dünyada her yıl 6 milyon insan sigara bağlı hastalıklardan hayatını kaybediyor. En büyük bağımlılık yapan madde sigaradır. Sigara kullananların diğer uyuşturucu maddelere geçişi daha kolaydır “dedi.

Hancı,  Türkiyede kısa süre önce satışına başlanan Hint Kenevirli soğuk çay ile ilgili araştırma, haber ve çalışmaları sonrası bakanlığın harekete geçerek satışı yasakladığına dikkat çeken Hancı;” Üzerinde kenevir resmi bulunan ve benzin istasyonlarında satılan bu soğuk çaylar insanlara uyuşturucuya karşı olumlu bir algı uyanmasına neden oluyor. Aslında esrarla ilgisi olmayan gazoza benzeyen bir içecek. Fakat gençlerde uyuşturucuyu normalleştiriliyor.O yüzden yasaklanması için gerekliydi ve yapıldı. Ayrıca kırtasiyelerde satılan Slime adı verilen  oyuncaklarında satışı  yasaklanmalı. Boraks tek başına çıplak elle tutulması bile riskliyken, bu madde yapıştırıcı, traş köpüğü gibi malzemelerle karıştırılarak yapılıyor. Özellikle tehlikeden bihaber veliler de çocuklarıyla birlikte slime yapıyor. Benim uzman olarak en büyük korkum bağımlılık yapması. Bu oyuncak görünümlü tehlikeli maddeler çocukların geleceğine etki edecek. Çünkü boraks, yapıştırıcı ve traş köpüğü bir araya geldiğinde uyuşturucu etkisi yapıyor. Herkes bali, tiner gibi maddelerin bağımlı yaptığını düşünürken bu oyuncağın içindeki yapıştırıcılar da bağımlılık yapar" dedi.

 

 

 

PROF. AKDUR;” ARTIK KADINLARIMIZDA SİGARAYA BAĞLI AKCİĞER KANSERİNE DAHA SIK YAKALANIYOR”

            Sempozyumda konuşan Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Recep Aktur’da küresel pazarın  satış yapmak için her yolu denediğini belirterek;” Çocuklarımızın silgilerine kokular,gençlerimizin çantalarına  kokular satıyorlar.Silgi veya çantaya koku gerekirmi?”dedi.

            Dünyada 1 milyar insan sigara kullanırken her yıl 6 milyon 400 bin insan sigaradan hayatını kaybettiğini belirten Akdur;é Türkiyede yetişkin toplumumuzun 3te 1’i sigara bağımlısı ve her yıl 120 bin insanımızı kaybediyoruz.Dünyada2 milyar insan alkol kullanırken, yılda 3milyon 300 bin kişi alkolden ölüyor.Eskiden  sigara bağlı akciğer kanseri daha çok erkeklerde görülürdü. Bugün kadınlarımızda sigaraya bağlı akciğer kanseri ölümlerinde dengeyi sağamaya başladı.Yani dünyada her yıl ölen insanların 4’te 1’i bağımlılıktan ölüyor.Hiç bir bağımlılık yapan madde doğal talep değildir. Talebi bu bağımlılık yapan maddeleri pazarlayanlar hazırlıyor.Bu ahlaksızların her türlü propangandasını bozarak toplumda talebi yok etmek. Bakınız bugün sigara üretime dursa 150 yıl sonra dünyada 1 tane sigara bağımlısı kalmıyor. Ergenlik dönemini atlatan çocuk kolay kolay bağımlı olmaz. Dünyanın her yernde aile bağları kuvvetli olan ve çocuk sevgisi olan ülkelerde bağımlılık oranları çok düşük kalıyor. Oyüzden aile  içi sevgi ve iletişim çok önemli.Zararlı maddelere talebi azaltmak için gençlerimizi spor ve sanat gibi alanlara yönlendirmeliyiz.Bağımlılık bir kere başladımı ömür boyu sürer.Yasa dışı bir pazarlama gördüğünüzde ama sigara,ama alkol ama uyuşturucu.Mutlaka toplumsla görevinizi yerine getirerel ilgili birimlere derhal şikayetlerini yapınız.Toplum olarak birlikte denetleyelim.”dedi.

 

 

             AKADEMİSYEN YAZAR DARICI;” GÜNÜMÜZDE UYUŞTURUCUNUN YÜZDE 75!İ İNTERNETTEN PAZARLANIYOR”

 

Sempozyuma konuşmacı olarak katılan Sivas Cumhuriyet üniversitesi öğretim üyesi v eyazar Sefer Darıcı uyuşturucu maddelerin pazarlanması ile ilgili kavramsal terimi olan Narco-Marketing, Emet'te düzenlenen panelde ilk kez kullanıldı.

Uyuşturucu tacirlerinin yasadışı bu sektörde pazarlama disiplinine ait öğeleri ustalıkla kullandığını belirten Darıcı, "Bu devasa yasadışı sektör iletişim olanaklarının gelişmesiyle birlikte pazarlama disiplinine ait öğeleri daha profesyonel ılarak kullanıyor. Normalde blind (kör) pazarlama olarak ifade edilen tütün, alkol gibi maddelerin pazarlanmasından çok daha farklı tutundurma faaliyetleri izleyen uyuşturucu kartelleri dizi, film, oyun ve sosyal medya uygulamaları ile bunu farklı bir boyuta taşıdı. Artık durum başlı başına Narco-Marketing" dedi.

            İnternet üzerinden madde alımında sosyal medyanın çok etkin olduğunu belirten Darıcı, İngiltere'de yapılan bir çalışmada toplam satışların yaklaşık yüzde 75'inin internet üzerinden olduğunu belirtti.

            İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru M.Özgür Zobar ise internette kolayca ulaşılan oyunların içerinse yer alan bazı sahnelerin uyuşturucu satışını özendirdiğini vurgu yaptı.Sosyal medyanın gelişmesi ile, tacirlerin tüketiclere daha kolay yoldan ulaştıklarına dikkat çeken Zobar aileleri çocuklarının internet kullanımı konusunda sıkı takip etmeleri gerektiği konusunda uyardı.

 

 

 

 

PROF. GÖKALP;”BAĞIMLILIK MERAKLA BAŞLAR

Sempozyumda Prof. Dr. Nurten Gökalp insan zihninde bağımlılık yapan kavramlar üzerine bir konuşma yaptı. Gökalp bağımlılığın merakla başladığını vurgulayarak,merakın doğru yönlendirilmesi ile doğru öğrenmeye dikkat çekti.Gökalp;” Merakın psikolojik,biyolojik,sosyolojik bir çok faktör davranışlarımızın şekillenmesinde önemli rol oyunuyor.Haz öğrenmede çocukluktan itibaren önemli bir faktör.Haz insan yaşamının en büyük delili olarak kabul ediliyor.Bağımlıkıkta insanların haz duymasına hitap ettiği için etkin oluyor. O sebeble doğru öğrenme ile geçi hazların bizlerde yaratacağı bağımlılığı doğru öğrenip,çocuklarımızada doğru aktarmamız gerekir “dedi.

 

 

DOÇ.DR. DEMİRBAŞ;” ERGENLİK DÖNEMİ DEĞŞİMLERİNE DİKKAT”

Doç.Dr. Hatice Demirbaş’ta Çocuklarımızın bağımlılık yapan maddeleri kullanıp kullanmadığını nasıl anlarız konularında katılımcıları bilgilendirdi.Demirbaş, çocukların öncelikle merakla ve arkadaş çevresi gibi nedenlerle  bağımlılık yapan maddelere yönelmesine dikkat çekerek;”Özellikle ergenlik çağı merak çağıdır. Ergenlik belirtileri ile uyuşturucu bağımlılığının yol açtığı deşimiler benzerlik göstermektedir. O sebele aileler her değişen davranışı ergenliğe bağlamamalı çocukları yakınen takip etmelidirler. Çocukları suçlamak yerine  değişimlerin sebeplerini aramalıyız. Normalden fazla para harcayan, ergenlikte olmasına rağmen üst baş kılık kıyafete önem vermeyen, evde yalnızlığı seçen çocuklar madde bağımlısı olabilir. Anneler böyle durumlarda yani şüphelendikleri durumlarda aman babası kızar diye saklama yöntemine değil,bilakis eşiyle işbirliği yaparak çocuktaki değişimleri  takip etmeleri gerekiyor.”dedi.

 

 

PROF.AYDINTUĞ;”AÇIK HAVADA BİLE DUMAN ALTI OLUYORUZ”

 

Sempozyumunu kapanış konuşmasını Dumlupınar Üniversitesi diş hekimligi fakültesi dekanı Prof.dr. Yavuz Sinan Aydıntuğ yaptı.Aydıntuğ kendi eğitim dönemlerinde ilkokullarda en azından mandolin denilen müzik aletleri kullanmaya yönlendirerek çocuklarını ilgi alanlarını sanata yöneltme çalışmaları olduğunu dikkat çekti. Aydıntuğ,  sempozyumda sıkça dile getirlen bağımlılıktna çocuklarımızı korumak adına spor ve kültür sanata yönlendirmenin gelecek kuşakları zararlı alışkanlıklara karşı korumak adına önemli olduğunu ifade etti. Kütahyada sigara tüketimini hat safhada olduğunu belirten Aydıntuğ;”Kütahyanın ünlü ulu camisinin karşısında açık havada kahvede oturmamıza rağmen duman altı olabiliyoruz.Ağızlarında Sigara ile  çocuklarına sigara içmeyin diyen anne babalara rastlıyoruz.Önce kendimizi düzelteceğiz,daha sonra çocuklarımızı baskı altına almadan koruma altına alacağız “dedi.

 

            Sempozyum öncesi katılımcıların Emet belediyesini ziyaretlerinde kendilerine fincan takımı takdim edilirken gece sonundada Emet kaymakamlığınca çini tabaklar takdim edildi. Emetliler dayanışma ve Kalkınma derneğincede gece sonunda katılımcı akademisyenlere bölgemizde üretilen yöresel organik bal takdim edildi.

  • Etiketler
Belediye Yazılımı: Medya İnternet™ - Belediye Sitesi Kulga © Tüm Hakları Saklıdır.